Karantinada bolca boş vakit bulduğumuz bugünlerde Sanatla Art ekibi olarak sizlere bir film önerisi yazısı hazırladık. Umarız sizin için seçtiğimiz filmleri beğenirsiniz. İyi seyirler.
Hazırlayan: Betül Kap
1. Ayşenur’un Önerisi: Otobüs
Yönetmen: Tunç Okan
Müzikleri Zülfü Livaneli tarafından yapılan filmde eski bir otobüs içerisinde İsveç’e kaçak işçi olarak götürülen, dolandırıldıktan sonra Stockholm’un ortasında kalakalan 9 Türk’ün yaşadıkları ele alınır. Ellerinde ne para ne de çalışma izinleri vardır, dil de bilmemektedirler. Film yayınlandığı dönemde Türkiye’de yasaklanmış, daha sonrasında Danıştay kararı ile izlenebilmiştir.
2. Betül Kap’ın Önerisi: Agora
Yönetmen: Alejandro Amenabar
İzleyiciyi M.S 4. yüzyıl İskenderiye’sine götüren film, bilinen ilk kadın filozoflardan Hypathia’nın yaşamını anlatır. Hypathia’nın felsefe okulunda öğretmenlik yaptığı İskenderiye’de paganlar, Yahudiler ve yavaş yavaş güç kazanmaya başlayan Hristiyanlar iç içedir. Bir gün çıkan ufak bir arbede, İskenderiye’de ve Hypathia’nın yaşamında her şeyi değiştirecektir.
3. Betül Taşçı’nın Önerisi: Paterson
Yönetmen: Jim Jarmusch
Eğer sakin ilerleyen, hayatın içinden filmleri seviyorsanız Adam Driver’ın başrolü üstlendiği Paterson filmini de sevebilirsiniz. Bir otobüs şoförü olan Paterson, karısı Lauria ve köpeği ile huzurlu bir hayat yaşamaktadır. Bir country sanatçısı olmak isteyen Laura’nın büyük hayallerine karşın Paterson’ın hayattaki tek tutkusu daima yanında taşıdığı not defterine yazdığı şiirlerdir.
4. Beyza’nın Önerisi: Kimi No Na Wa
Yönetmen: Makoto Shinkai
Önerilerimize sevilen bir Japon animesi ile devam ediyoruz. Türkçe’ye Senin Adın olarak çevrilen animede, kırsalda yaşayan Mitshua ile Tokyo’da yaşayan Taki’nin hayatlarının birbirine bağlı olduğunu fark etmesi ile olaylar başlar. İkili, bazı günlerde birbirlerinin bedeninde birbirlerinin hayatlarını yaşamaktadır. İzleyiciye adeta bir görsel şölen sunan animenin müzikleri de ayrıca beğenilmektedir.
5. Büşra’nın Önerisi: Finding Neverland
Yönetmen: Marc Forster
Peter Pan’i hepimiz biliriz. Peki ya Peter Pan’i meydana getiren James Barrie? Bu filmde Johnny Deep tarafından canlandırılan James Barrie’nin Neverland’e uzanan hikâyesine tanıklık ediyoruz. Barrie bir gün dul bir kadın ve 4 oğlu ile tanışır. Aileyle, özellikle de en küçük çocuk olan Peter ile ilişkisi, hepimizin çok iyi tanıdığı ve sevdiği Peter Pan karakteri için yazara ilham kaynağı olacaktır.
6. Eda’nın Önerisi: I Origins
Yönetmen: Mark Cahill
Bilim kurgu türünün başarılı örneklerinden olan filmde moleküler biyolog olan ve insan gözünün evrimini araştıran Ian Gray, bir gün çok etkilendiği bir çift göz ile karşılaşır. Sofi’ye ait olan bu gözler, Ian ve Sofi arasında yaşanacak ilginç olayların başlangıcıdır. Bilim-din ilişkisi gibi konulara ilgiliyseniz bu filmi beğenebileceğinizi düşünüyoruz.
7. Elif Arslan’ın Önerisi: Loving Vincent
Yönetmen: Dorota Kobiela, Hugh Welchman
En çok bilinen ve sevilen ressamlardan biri olan Vincent van Gogh’un hayat hikâyesi bu kez karşımıza bir animasyon olarak çıkıyor. Van Gogh’un ölüm haberi geçmişte yaşadığı kasabaya ulaşınca kasabada yaşayan Armand, taziye mektubunu ressamın ağabeyi Theo’ya iletmek ister. Ne var ki Theo da vefat etmiştir. Armand mektubu vereceği bir yakın ararken Van Gogh’un hayatına dair önemli ipuçları edinecektir.
8. Elif Dağatar’ın Önerisi: Exam
Yönetmen: Stuart Hazeldine
Bir iş başvurusunda bulunan 8 aday diğer adayları eleyerek son aşamaya gelir, içlerinden sadece bir tanesi işi alabilecektir. Adaylar penceresiz bir odaya alınır, önlerine kalem ve kağıt konarak 80 dakika içinde tek bir soruya yanıt vermelerini ister. Ne var ki ortada bir soru yoktur. Böylelikle sorunun ne olduğunu bulmaya çalışan adaylar arasında bitmek bilmeyen çatışmalar baş gösterir.
9. Elif Ünsal’ın Önerisi: Lost in Translation
Yönetmen: Sofia Coppola
Amerikalı bir aktör olan Bob, bir çekim için Tokyo’ya gelerek bir otele yerleşir. Aynı otelde kocasının işi için Tokyo’ya gelmiş olan ve büyük bir yalnızlık hisseden Charlotte da vardır. İkili, bir gün karşılaşırlar ve kimseyle iletişim kuramadıkları Japonya’da birbirleriyle yakınlaşırlar.
10. Fatmagül’ün Önerisi: Collateral Beauty
Yönetmen: David Frankel
Will Smith’in canlandırdığı Howard, sakin ve huzurlu bir hayat yaşarken bir trajedi ile kızını kaybeder. Depresyona giren ve kendini herkesten uzaklaştıran Howard’ın arkadaşları onun için endişelenmektedir. Howard kimseyle konuşmaz, sadece Sevgi, Zaman ve Ölüm gibi kavramlara mektup yazar. Bir gün bu soyut mektuplara cevaplar gelmeye başlar.
11. Kadir’in Önerisi: La Noche de 12 Años
Yönetmen: Alvaro Brechner
Gerçek bir hikâyeden uyarlanan film 1973 yılında Uruguay’da geçiyor. Bir gün 3 siyasi tutuklu gizli bir operasyonla hücrelerinden çıkarılarak yeni hücrelerine götürülür. Amaç mahkumları öldürmek değil, delirtmektir. Mahkumlar burada 12 sene boyunca türlü işkencelere maruz kalırlar. Üç mahkumdan biri seneler sonra Uruguay başkanı olan Jose Pepe Mujica’dır.
12. Kayhan Oğuzhan’ın Önerisi: Schindler’s List
Yönetmen: Steven Spielberg
II. Dünya Savaşı döneminde Alman iş insanı Oskar Schindler, Polonya’da kurduğu fabrikasında Yahudi işçileri çalıştırmaktadır. Yahudiler ise Nazilerin zulmüyle kamplara götürülüp öldürülmektedir. Oskar Schindler işçilerini kurtarabilmek için bir liste hazırlar. Canı ve malı pahasına 1100 insanı Nazi zulmünden kurtarır. Gerçek bir hayat hikâyesinden uyarlanan film 12 dalda Oscar’a aday olmuştur.
13. Melike’nin Önerisi: Léon Morin, Pretre
Yönetmen: Jean-Pierre Melville
1961 yılından siyah beyaz bir film ile devam ediyoruz. Béatrix Beck’in aynı adlı romanından uyarlanan filmde Barny adında dul bir kadın ve kızı Fransa’da bir köyde yaşamaktadır. II. Dünya Savaşında olan Fransa, Nazi işgali altındadır. Barny’nin yolu bir gün Rahip Léon Morin ile kesişir ve olaylar başlar.
14. Nur’un Önerisi: A Time for Drunken Horses
Yönetmen: Behmen Kubadi
Orijinal adı Zamani Barayé Masti Asbha olan film, Farsça ve Kürtçe dillerinde çekilmiştir. Filmde öksüz çocukların verdiği inanılmaz hayat mücadelesi çarpıcı bir şekilde ele alınır. Yönetmenin kendi köyünde ve köylüleriyle çektiği film, bölge halkının gelenek ve göreneklerini de başarılı bir şekilde yansıtmaktadır.
15. Simge’nin Önerisi: Çizgili Pijamalı Çocuk
Yönetmen: Mark Herman
Yahudi soykırımını ele alan başka bir filmle devam ediyoruz. Küçük bir çocuk olan Bruno, babasının işi için ailesi ile birlikte Berlin’den Polonya’ya taşınır. Hemen yanına taşındıkları Auschwitz toplama kampında ise zulüm çocuklara kadar ulaşmaktadır. Bruno bir gün tellerin ardında bir akranıyla karşılaşır ve aralarındaki arkadaşlık başlar. Aynı adlı kitaptan uygulanan film dünyanın her yerinden insana duygu dolu anlar yaşatıyor.
16. Sude’nin Önerisi: Before Sunrise
Yönetmen: Richard Linklater
Romantik film denince akla gelen ilk filmlerden biri olan Before Sunrise ile devam ediyoruz. Jesse ve Celine bir tren yolculuğunda karşılaşırlar. Güzel bir sohbet yakalayan ikili Viyana’da inip sadece bir günlüğüne şehri gezmeye karar verirler. Gün doğumuna kadar vakitleri vardır. Daha sonrasında tekrar trene binecek ve kendi yollarına gideceklerdir. Ne var ki bu kararı vermek sandıkları kadar kolay olmayacaktır.
17. Şafak’ın Önerisi: Zelig
Yönetmen: Woody Allen
Şimdi sırada Woody Allen’ın siyah beyaz filmi Zelig var. 1920’lerin ABD’sinde geçen filmde Leonard Zelig’in hikayesi anlatılmaktadır. Zelig, toplum tarafından kabullenmek ve sevilmek için kimin yanında bulunursa onun gibi davranmaya başlayan biridir. Bir gün kayıp ihbarı sonucu polis tarafından aranırken bir Çin mahallesinde tıpkı bir Çinli gibi giyinip Çin aksanıyla konuşurken bulunan Zelig için yeni maceralar başlamış olur.
18. Zeynep’in Önerisi: Angel-A
Yönetmen: Anja Garbarek
Son önerimiz bir Fransız filmi olan Angel-A. Bir dolandırıcı olan Andre’nin Paris’te borçlu olmadığı neredeyse kimse kalmamıştır. Peşindeki alacaklılardan kaçmaya çalışan Andre’nin hayatına bir anda Angela adında oldukça çekici bir kadın girer. Tam hapse girmeyi göze almışken hayatına giren bu kadınla hayatının seyri değişir.
Kaynak: beyazperde.com
Öne çıkan görsel kaynak: https://www.deviantart.com/menco/art/Fight-Club-Where-Is-My-Mind-176027406